İZODER: Depremden Korunmak için Su Yalıtımı Zorunlu Olmalı
› Forumlar › İnşaat Bilimi › Yapı Fiziği › Su Yalıtımı › İZODER: Depremden Korunmak için Su Yalıtımı Zorunlu Olmalı
Etiket: Deprem, İZODER, Su İzolasyonu, Su Yalıtımı
- Bu konu boş.
- YazarYazılar
17 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan büyük deprem, Türkiye’deki yapıların güvenliğinin tartışılmasına yol açmıştı. Ancak, yapı güvenliğini tehdit eden en önemli tehlikelerden biri olan korozyon (paslanma) ve korozyonun engellenmesi için şart olan su yalıtımı uygulamaları gündemde çok az yer buldu.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın raporuna göre, ülkemizde son yüzyılda 182 hasarlı deprem yaşandı. 495 bin konut yıkılırken, 99 bin 389 kişi de hayatını kaybetti. Verilere göre ülkemizde her 8 ayda bir ölümlü deprem yaşanıyor.
17 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan büyük deprem, Türkiye’deki yapıların güvenliğinin tartışılmasına yol açmıştı. Bu tartışmalarda ön plana çıkan, eksik malzeme kullanımı ve kalitesiz işçilik oldu. Ancak, yapı güvenliğini tehdit eden en önemli tehlikelerden biri olan korozyon (paslanma) ve korozyonun engellenmesi için şart olan su yalıtımı uygulamaları gündemde çok az yer buldu.
Türkiye’nin yüzölçümü olarak yüzde 92’sinin, nüfus yoğunluğu olarak da yüzde 95’inin deprem kuşağında bulunduğu düşünüldüğünde, korozyonu engellemenin daha doğru bir deyişle su yalıtımının Türkiye için ne denli yaşamsal bir önem taşıdığı ortaya çıkıyor. İstanbul’daki binaların üçte ikisi su yalıtımı yapılmadığı için korozyondan etkilenmiş durumda ve yıkılma riski her geçen gün artıyor.
Binaların ayakta kalmasını sağlayan betonarmenin bünyesine giren su; binalara, büyük ölçüde zarar verir. Betonarmeye sızan su, taşıyıcılık niteliği olan demirin korozyonuna (paslanmasına) yol açar ve paslanan demir her geçen yıl incelir. Betonarmenin taşıyıcılığını sağlayan demirin incelmesi, deprem yaşanmasa bile binanın yıkılmasına neden olabiliyor. Su yalıtımı olmayan yapılardaki betonun kimyasal niteliği bir süre sonra bozulur, çatlayarak kapasitesi azalır ve bina taşıyıcılık niteliğini yitirir.
Deprem bölgesinde yıkılan binaların büyük bir bölümünde su yalıtımı bulunmuyordu. Su yalıtımsız binalar olası bir depreme karşı dirençsizdir. Küçük depremlerde dahi büyük hasarlara yol yaşanabilir. Oysa söz konusu binalarda su yalıtımı yapılmış olsaydı, yapıların dayanımı artırılarak yıkılmaları çok yüksek oranda önlenmiş olacaktı.
Ülkemizde su yalıtımı ile ilgili yürürlükte olan bütün standartlar ihtiyari. İmar kanunu dâhil olmak üzere hiçbir kanun veya yönetmelikte su yalıtımı projelerinin ve uygulamalarının yapılmasına ve denetlenmesine yönelik hiçbir ifade bulunmuyor.
12 Ağustos 2001 tarih ve 24491 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Yapı Denetimi Uygulama Usul ve Esasları Yönetmeliği” kapsamında statik projeye uygunluk, zemin etüdü, beton kalitesinin ölçümü ve ısı yalıtımı ile ilgili tüm proje ve uygulama denetimleri ele alınıyor. Fakat yapının su ve suyun zararlı etkilerinden yalıtım ile korunması göz önünde bulundurulmuyor. Aksine, kamunun inşaat işlerinde şartname niteliği taşıyan, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı birim fiyat ve tariflerinde, bina temellerine uygulanacak olan su yalıtımı izne tabidir.
Ülkemizde su yalıtımı proje ve uygulamalarının bütün yeni inşaatlarda zorunlu hale getirilmesi ve mutlaka yapı denetim kanununun kapsamına alınması gerekiyor. Ayrıca bu kanunun; su yalıtım projelerinin hazırlanması, proje ve uygulamaların yetkili mercilerce denetlenmesini gerektiren maddeler içermesi halinde ülkemizdeki önemli bir eksiklik giderilmiş olacak.
Özellikle Türkiye gibi deprem kuşağında bulunan ülkelerde su yalıtımının yaşamsal bir önemi olduğuna değinen İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Levent Ürkmez; “Uzmanların incelemeleri önümüzdeki 30 yıl içerisinde ülkemizde büyük bir depremin olma ihtimalinin oldukça yüksek olduğunu gösteriyor. Böylesi bir depremde, korozyona uğramış bir binanın ayakta kalması hemen hemen mümkün değildir. Depreme ve diğer doğa olaylarına karşı dayanıklı ve konforlu yapı üretilmesinin denetimi çağdaş ülkelerde nasıl yapılıyorsa bizde de öyle yapılmak zorundadır.” dedi.8 soruda su yalıtımı
1- Su yalıtımı nedir?
Yapılarımıza zarar veren en önemli faktörlerden biri de sudur. Yapılarımız; yağmur, kar, toprağın nemi, yapının inşa edildiği zemindeki yeraltı suyu gibi dış kaynaklı su ile banyo ve tuvalette kullanılan iç kaynaklı suya maruz kalır. Yapılarda su yalıtımı, suyun hangi şiddette, hangi halde ve nereden gelirse gelsin yapı kabuğundan içeri girerek yapı elemanlarına dolayısıyla da yapıya zarar vermesini önlemek için yapılır. Yapımızı ve konforumuzu tehdit eden sudan korunmak için yapılan işlemlere su yalıtımı denir.
2- Su yalıtımının faydaları nelerdir?Binalarımıza nüfuz eden su, yapımızın taşıyıcı kısımlarında yer alan demirlerin paslanmasına ve taşıma kapasitesinin düşmesine yol açar. Su, betonun çürümesine ve çatlamasına neden olur. Su yalıtımı uygulaması, binanın güvenliğini sağlamasının yanı sıra bakteri ve küf oluşmasını, suyun çatılarımızdan veya tavanlarımızdan damlamasını önleyerek sağlıklı ve konforlu ortamlar sağlar.
3- Su yalıtımı nerelere uygulanır?Su yalıtımı, yapılarımıza suyun girebileceği alanlara yapılır. Bunlar; toprak ile temas eden duvarlar, temeller ve zemine oturan döşemeler, suyun yapı dışında birikebileceği veya suyun basabileceği seviyenin altındaki dış duvarlar, balkonlar, teras ve eğimli çatılar ile banyo, lavabo, wc gibi ıslak hacimlerdir. Su yalıtımının bir diğer uygulama alanı da suyun içerisinde kalmasını istediğimiz su deposu, suni gölet ve havuz gibi yapılardır.
4- Su yalıtımı nasıl yapılır?
Su yalıtımı, yapılarımızda suyun girebileceği temel, çatı gibi yerlere su geçirmeyen malzemelerin uygulanmasıyla yapılır. Uygulamalarda; polimer bitümlü örtüler, sentetik örtüler ve sürme su yalıtım malzemeleri kullanılır. Yalıtım uygulamasıyla binaya nüfuz edemeyen su; süzgeçler ve yağmur suyu drenaj (tahliye) boruları ile yapıdan uzaklaştırılır.
5- Su yalıtımının maliyeti nedir?Su yalıtımının inşaat aşamasındaki maliyeti, bina maliyetinin yaklaşık %3 civarındadır. Sonradan yapılacak su yalıtımı uygulamaları hafriyat ve drenaj (tahliye) gibi ilave uygulamalar gerektireceğinden daha pahalı ve zahmetli olacaktır.
Binalarda göz önünde bulundurulması gereken en önemli unsur dayanıklılıktır. Buna bağlı olarak su yalıtımının sağladığı yarar, maliyetten daha önemlidir.
6- Su yalıtımı ne kadar sürede yapılır?
Su yalıtımının en ekonomik ve sağlıklı uygulaması inşaat sırasında yapılmasıdır. İnşaat süresini en fazla birkaç gün uzatan bu uygulamalarda yapının temeli ve çatısının su geçirmemesi sağlanır.
Halen kullanılan binalarda gerçekleştirilecek su yalıtımı ise uygulama yöntemine göre birkaç gün gibi kısa bir sürede bitirilmektedir.
7- Su yalıtımı binanın dayanıklılığını nasıl korur?Su yalıtımı, zemin üstündeki yapı elemanlarını yağışın zararlarından; zemin altındaki kısımlarını ise zemin suyu ve rutubetinin zararlı etkilerinden korur. Böylece yapı, başlangıç aşamasında tasarlandığı taşıma kapasitesini zamanla kaybetmez. Türkiye’nin deprem ülkesi olması, binalarda su yalıtımı uygulamalarının önemini bir kat daha artırmaktadır.
8- Su yalıtımının ülkeye getireceği kazançlar nelerdir?Binaların suyun zararlı etkilerinden korunması su yalıtımı ile mümkün olduğundan uzun ömürlü ve dayanıklı yapılar elde edilir. Böylece depremlerde can ve mal kaybının azalması sağlanır. Su yalıtımı, suyun odalarımıza damlamasını engelleyerek konforlu yapıların elde edilmesini sağlarken bakteri, küf vb. organizmaların oluşmasını da önler. Dolayısıyla önemli bir yatırım aracı olan yapılarımızın ömrü uzar, bakım masrafları azalır.
- YazarYazılar